Site Rengi

DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Malatya °C

ANADOLU AHİ EVRAN İŞ ADAMLARI DENEL BAŞKANI MEHMET GÜRBÜZ DÜNYAYI KASIP KAVURAN HER ÜLKEDE AKAN GÖZ YAŞLARINDA ARAYIP BULA BİLECEİMİZ BİR ZULUM ERLERİNİN OLDUGUNDAN BAHSETTİ VE DİYOR Kİ

ANADOLU AHİ EVRAN İŞ ADAMLARI DENEL BAŞKANI MEHMET GÜRBÜZ DÜNYAYI KASIP KAVURAN HER ÜLKEDE AKAN GÖZ YAŞLARINDA ARAYIP BULA BİLECEİMİZ BİR ZULUM ERLERİNİN OLDUGUNDAN BAHSETTİ VE DİYOR Kİ
07.02.2019
137
A+
A-

Dünya’yı kasup kavuran her ülkenin kötüye giden ekonomisinde,karışıklıklarında devrimlerinde,akan kan ve gözyaşlarında arayıp bulabilceginiz bir zulum erleri vardır onlar yüzyıllar önce kendilerine görevli gelen peygamberlerini bile öldürmüş kavimdir
.Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime’sinde buyurur ki:srâiloğulları üç peygamber diliyle lânetlenmişlerdir.Âyet-i kerime’lerde şöyle buyurulmaktadır:“İsrâiloğullarından küfre sapanlar hem Davut’un hem de Meryem oğlu İsâ’nın diliyle lânetlenmişlerdir.Çünkü onlar isyan etmişler, sınırı aşmışlardı.Onlar birbirlerini yaptıkları kötülüklerden vazgeçirmeye çalışmazlardı.Yapageldikleri şey ne kötü idi!” (Mâide: 78-79)“Bunlar Allah’ın lânetlediği kimselerdir. Allah’ın rahmetinden uzaklaştırdığı (lânetli) kimseye gerçek bir yardımcı bulamazsın.” (Nisâ: 52)
biz bu arada dünya da yaşamış yahudileri dost edinmiş kimseleri bulamayaız onların tek ilişkisi vardır çıkarlarına kimler su taşıyorsa onları kendilerine köle ilan ederler onlardan yararlanırlar kanlarının son damlasına kadar,dünyada yaşamış olan.devlet adamları ve liderlerinin Yahudilerle ilğili fikirleri ve sözleri ile Yahudileri önce bir tanıyalım .Alman panzer Adolf Hitlerin yahudiler hakkında ki bazı sözleri. Yahudi, hisseleri ayırmasını iyi bilir. Yahudi’nin yaptığı iyilik, bir tarlaya istemeden dökülen gübre gibidir. Amacı bundan da ayrıca menfaat elde etmektir. O, nefret ettiği milleti, kanlı bir biçimde yok edinceye kadar mücadeleyi hızlandırır. Yahudi, üstün ırk ile en bariz, en açık tezadı vücuda getirir.Dünyada başka bir millet yoktur ki, Yahudiler kadar beka içgüdüsü ile gelişmiş olsun. Bu iddianın en açık delili, bu ırkın günümüze kadar payidar kalmış olmasıdır.Yahudiler kadar hiçbir millet büyük devrimlere karışmamıştır.Yahudilerin büyük adamları, ancak insanlığa ve uygarlığa karşı açtıkları yıkım mücadelesinde büyüklük sıfatını kazanmışlardır.
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın 1982 yılında hazırladığı doktora tezi tartışmalara neden olmuştur,Mahmut Abbas tezinde Nazilerin yaptığı Yahudi soykırımında gaz odalarının varlığına şüphe ile yaklaştı ve Siyonistlerin soykırımda Nazilere yardım ettiğini yazdı.Yahudi Cemaati’nin gazetesi.Şalom’un haberine göre;Siyonist hareketin getto duvarları arkasında olanları bildiği halde katledilen Yahudilere hiçbir yardım etmediğini dile getiren Abbas,tezinde şu ifadeleri kullanıyor“Siyonist hareket, ne soykırım kurbanlarına ne de Nazilere direkt olarak finansal bir yardım yapmamış olabilir,ancak Yahudilere yapılanlardan haberdar olduğu Avrupa’dan gelen haberleri önemsememiş ve doğruluğunu bilerek sorgulamamıştır.Siyonistler bununla kalmamış, Yahudilerin Avrupa’dan kurtarılmasına engel olmuş, Nazi işgali altındaki ülkelerde halkın Yahudilerden daha fazla nefret etmesi için özel çaba sarf etmiştir.’’Diğer Taraf’’ ismi ile kitap olarak da yayınlanan tezinin sonunda Abbas, bu gerçeklerin ışığında Siyonistler ile Naziler arasında gizli bir bağ olduğunu ima eden sorular soruyor ve soykırım olmasında ‘Siyonistlerin parmağına’ işaret ediyor. Abbas’ın tezine göre, 1961 yılında Mossad tarafından yakalanarak İsrail’de yargılanan kaçak savaş suçlusu Adolf Eichmann da bu gerçeği bildiği için İsrail’de idama mahkum edildi.
Atam cennet mekan Abdul Hamit han ve Teodor Herzl, anılarında konuşmasını iletiyor“Eğer Sayın Herzl sizinle benimle olduğunuz kadar dostsa ona bu konuda başka girişimde bulunmamasını telkin ediniz. Bir adımlık toprak bile satamam, zira bu topraklar bana değil, milletime aittir. Milletim bu imparatorluğu savaşarak ve kanıyla sulayarak kazandı. Bizden ancak kanla koparılabilir.Ancak cesedimiz paylaşılabilir canlıyken parça koparılmasını kabul etmeyeceğim.Türkiye cumhuriyeti devlet başkanı .M kemal Atatürk filistini Yahudilere çignetmiyecegiz küba lideri fidel kastro israili askerlere şerefsiz bir bir ölümle yüz yüzesiniz Yahudi düşünür Yisroel Weiss diyorki İsrail yıkılmadan insanlık huzursa kavuşmuyacaktır
Tarihsel süreç içinde: Hz. İsa, Miladi çağın başında yaşamış, Hıristiyanlığın kurucusu olan Filistinli bir Yahudi’ydi. Hıristiyanlar tarafından Mesih, Tanrı’nın oğlu ve insanlığın kurtarıcısı olarak kabul edilir. Hz. İsa, Tevrat’ı ortadan kaldırmadığını, tam tersine kusursuz hale getirdiğini ileri sürer. Bununla beraber, o zamanın Yahudi din otoriteleri, Hz. İsa’nın görüşlerine katılmamış ve desteklememişlerdir. Konu teolojik temellere dayanmakla beraber, Hıristiyan âlemi, bu dışlama sonunda Hz. İsa’nın Romalılarca tutuklanıp çarmıha gerilmesini Yahudilerin günahı olarak kabul etmişler ve Mesih sıfatının benimsenmemesini onaylamamışlardır.
Ancak maalesef Hıristiyan dünyasında bu öneriler Yahudilere hiç uygulanmadı. M.S 4. yüzyılda Hıristiyanlığın Bizanslılarca devlet dini olarak kabul edilmesi ile perişanlık dönemi başladı. Beşinci yüzyılda patriarklık kaldırıldı, Yahudilere kamu ve ordu görevleri yasaklandı, sinagoglara el kondu. Yedinci yüzyılda çeşitli Avrupa krallıklarında Yahudilere vaftiz olma emri yayınlandı. Haçlı seferlerinde Hıristiyan orduları,tüm Yahudi yerleşim birimlerini talan ettiler ve Yahudileri katlettiler. Kudüs’ü Müslümanlarla savunan Yahudiler aynı vahşi akıbetten kurtulamadı; 13. ve 14. yüzyıllarda sürgünler yaşadılar. Bunların en önemlisi 1492’de İspanya’da gerçekleşti.
Hıristiyan efsanesine göre, Hz. İsa’nın ölümünden sorumlu tutulan Yahudiler, ülke ülke gezmeye mahkûm olmuşlardı. Yahudilerin diaspora öyküsünü Tora’ya göre değil, İncil’in ayetlerine göre yorumlayan Hıristiyanlar sayısız Yahudi’ye işkence etti ve katletti. Keza 16.yüzyılda Martin Luther önderliğindeki Protestan Reform hareketi de Yahudi karşıtlığından ödün vermedi. Papalar 19. yüzyılın sonlarına dek Yahudileri aşağılayıcı fermanları üretmeyi sürdürdüler. 20. yüzyıldaki Nazizm vahşetinde 6 milyon Yahudi dehşet verici bir şekilde yok edildi fakat Nazi karşıtı Hıristiyanlar dahi Yahudileri yadırgamayı sürdürdüler. Orta Çağ’dan beri Tevrat’a ilgi duyan sayısız Hebraist’e (Yahudiliği inceleyen Hıristiyan bilimciler) ve polemiklere karşın düşmanlık sürdü.Yahudi inanç tablosundaki dejenerasyona bir reaksiyon olarak fikirlerini yaymaya başlayan bir Yahudi olan Hz.İsa’nın öğretilerinin geçirmiş olduğu dönüşümün doğrultusunda Hıristiyanlık, yaklaşık yirmi asır boyunca Yahudi alemine şiddetli bir husumet göstermiş. Tora’nın çeşitli yerlerinde belirtildiği gibi Yahudiler çeşitli milletler arasında horlanmışlar, zulme uğramışlar ve göçlere zorlanmışlardır.ispanya Katolik yönetimi Yahudilere;
‘’Ya katolig olursunuz yada ülkeyi ter edersiniz veye kızlarınızı bırakıp erkeklerinizi öldürürüz’’dedgi zaman da yine imdada Türkler yetişmiştir Yahudilere dünyadaki olumsuz havayı olumluya çeviren Türkler olmuştur ve Türk padişahı Sultan Bayazıt’’Benim ülkemin kapıları,dünyanın nersinde zulüm göreninsanlar varsa onlara açıktır’’diyerek mazlumları himayesi altına almıştır Osmanlı padişahı sultan bayazıt gemiler gönderterek getirtigi Yahudiler ile Türk hakimiyetinde ki Yahudilerin sayısı oldukça artmıştır.B u himaye üzerine zulüm gören Yahudiler kurtuluşu Türklerin ‘’Adil Yönetimine’’sıgınmakla bulmuşlar eger mazlumların her zaman hamiliğini yapan bu asil millet olmazsa Yahudilere’’Soykırım’’hırıistiyan dünyasının ortak tavrı haline gelmiştir.yahudiler daha yakın zaman da ki sözlerinde ‘’Eger insanlar bize karşı oldukları zaman Türkler bizimle olmuş olmasaydı onlar (Türklerin dışında ki milletler ve hıristiyanlar )bizi canlı canlı yutacaklardı şeklinde szölerini dünyaya duyurrmuşlardır
Türkler tarih boyunca,hep düşenin dostu olmuş dini,dili,ırk ı,kültürü milliyeti ne olursa olsun herkesi’’Allahın muladdes emaneti’’ bilmişlerayrım yapmadan hoş görü göstermiş ve adalaet ile muameleyi şiar edinmişlerdir bu itibarla diyoruz ki budünyayı kasıp kavuran hiçbir hoş görüsü merhameti bulunmayan bu insanların zalim yöneticilerine sesleniyorum ki size tarih boyunca zulmeden aşşagılayan milletler ile savaşınız varsa onlar le savaşacağınıza onlarda kavganızı sürdüreceğinize nedenn sizlere kucak açan Müslüman topluklukları ile savaşıyorsunuz neden size yardım eden insanların torunarını öldürüyorsunuz bunun bir açıklaması olmalı yukarıdada dünya liderlerinin bazılarının açıklamasında ki satır aralrında bakarsak dünyayı kasıp kavuran ve dünya ekonomisin ellerinde tutan bu insanlar hala efendi olamamışlardır efendilerin sadık uşalık görevini üstlenmişlerdir yüzyıllar boyunca ele geçirdikleri yerlede zulüm ve göz yaşı bırakmayan bu topluluk Müslümanların kanlarını dökerek neyin intikamını almaktadırlar tarih boyunca aciz ve zavallı köle yaşayan Yahudiler ile Müslüman toplumunun her hangi bir kavgası yer almamakatadır o zaman hiçbir yüz yılda savaşmayan bu iki ayrı dinlerin temsicilerinin bir kavgası ve birbirne zulmü olmaması gerekirken müsevi toplumunun müslümanlara karşı bu kinin sebebi nedir? taritehtan gelen kalıntıları toparlarsak yüzyıllar boyu işkence ve doukırıma tabii tutln bu topluluk haçlı ve efendilerinin kendilerine biçilmiş oldukalrı rol ü oynuyorlar onların emilerini yerine getiriyorlar onların uşaklığını yapmak için İngiliz Dışişleri Bakanı Arthur James Balfour, Siyonist liderlerden Lord Rothschild’e 2 Kasım 1917’de gönderdiği bu mektup; Filistin’de bir Yahudi devleti varlığının sonuna kadar destekleneceğinin bir kanıtıydı. Nihayetinde tarihi süreç II. Dünya Savaşı sonucunda 1948’de resmen İsrail Devleti kuruldu Ortadogudaki kudüs civarına yerleşmlerini de vaad edilmiş saydıkları topraklar başkalarının projesinin taşeronluğunu yapan topluluklardır diye aklımıza sorular geliyor israil devletinin kurulmasına kim izin verdi ise bu devletide içinde yaşayan larıda onlar idare ediyor demektir.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.